Almanya’da yeni yapılan bir araştırma, tüketicilerin yarısından fazlasının (%55) gıda alırken bazı katkı maddelerinden uzak durmaya çalıştığını gösterdi. Alman Risk Değerlendirme Kurumu’nun (BfR) yaptığı ankette, tüketicilerin gıda katkı maddeleri hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olmadıkları da ortaya çıktı.[1]
Raf ömrü uzatma, renk verme, doku iyileştirme, kıvam arttırma gibi farklı amaçlarla kullanılabilen gıda katkıları Avrupa’da güvenli olarak değerlendirilirse E kodu alıyor. Tüketicilerin ise son yıllarda artan bir E-kodsuz (clean label) ürün isteği var. Bu konudaki tüketici trendlerini merak ederek yola çıkan araştırma ekibi, 19-24 Mayıs arası online olarak bir anket gerçekleştirdi.
Bu anket sonucunda;[2]
- Her bir gıda katkısı kendi özelinde değerlendirildiğinde (tatlandırıcılar, lezzet arttırıcılar, koruyucular, renklendiriciler ve emülgatörler) tüketicilerin en az %33’ü bunların sağlığa çok zararlı olduklarını düşündüklerini belirtti. Bu oran, tatlandırıcılarda %54’le zirveye çıkıyor.
- Tüketicilerin gözünde gıda için en yararlı bulunan grup koruyucular oldu.
- Tüketicilerin en çok tüketmek istedikleri katkı, %47 ile vitaminler oldu, onu %25 ve %17 ile mineraller ve proteinler takip etti.
- Tüketicilerin %41’i günümüzdeki gıdalarda sıklıkla kullanılan ve ismi popülerleşen Monosodyum glutamat’ı (E 621) bile hiç duymadığını belirtti.
- Tüketicilerin %49’u gıda katkılarının ne işe yaradığını hiç bilmediğini söylerken, sadece %17’si bu maddelerin sağlığa risklerini iyi bir şekilde biliyorum diye cevapladı.
