Nutri-Score Notu Nasıl Hesaplanır?

Nutri-Score notu, kendi kategorileri içerisinde, gıdaların besleyicilik değerlerinin puanlanmasıyla oluşan bir etiketleme sistemidir. Amacı, tüketicilerin, ürünleri besleyicilikleri üzerinden kolaylıkla kıyaslamasını sağlayarak onlara bilinçli bir seçim yaptırmaktır. İlk olarak Fransa’da 2017 yılında kullanıma giren uygulama, firmalar için gönüllülük esasına dayanmaktadır. Günümüzde Fransa’nın yanında Belçika, İsviçre, Almanya, İspanya, Hollanda ve Lüksemburg hükümetleri de Nutri-Score notu uygulamasının kullanımını önermektedir.[1]

Nutri-Score uygulamasında A’dan E’ye kadar 5 çeşit harf notu bulunmakta. A, besleyicilik değeri en yüksek ürünlere verilirken E ise bu bakımdan en zayıf gıdalara veriliyor.

Nutri-Score logosu[2]
Peki, bu puanlama neye göre veriliyor ?

Skorların hesaplanmasında, gıdaların besleyicilik etkenleri ile ilgili bir algoritma kullanılıyor. Bu algoritmaya göre,

enerji, şeker, doymuş yağ asidi ve sodyum miktarı olumsuz puan getirirken; meyve, sebze, baklagil, kuruyemiş içeriği ve kolza tohumu yağı, ceviz yağı ve zeytinyağı miktarları artı puan getirmektedir. Sodyum miktarı (g), tuzun belirtildiği durumlarda tuz miktarını (g) 2.5’e bölerek hesaplanır. Bu katsayı, tuzun içindeki sodyumun tuzun ağırlıkça %40’ını oluşturmasından kaynaklanır.

Genel olarak, olumsuz değişkenlerin (N), gıdaların 100 gramındaki (veya mL) değerleri aşağıdaki skor tablosuna göre puanlanıyor.

Aynı şekilde olumlu değişkenler (P) ise aşağıdaki tabloya göre puanlanıyor.

 

Bu hesaplamaların ardından çoğu durumda N-P yapılarak yani, olumsuz puanlardan olumlu puanlar çıkartılarak son skor belirleniyor. -15, çıkabilecek en iyi sonuçken, 40 puan besleyicilik özelliği en düşük ürünü işaret ediyor. Burada özel bir durum da var. Eğer N sayısı 11’den yüksek ve meyve, sebze, baklagil, kuruyemiş ve kolza tohumu yağı, ceviz yağı ve zeytinyağı kısmı 5’ten küçük puan aldıysa o zaman N-P yapılırken P’nin içerisine proteinler dahil edilmiyor.

Yukarıdaki tablolara istisna oluşturabilecek bazı paketli gıdalar da bulunmakta. Bunlar içecekler, peynirler ve yağlar.

İçecekler için, enerji, şeker ve meyve, sebze, baklagil, kuruyemiş ve kolza tohumu yağı, ceviz yağı ve zeytinyağı kısımlarının eşik değerleri farklıdır ve bütün kısımlar 0-10 arası puanlanır.

Yağlarda ise, normalde miktar olarak belirtilen doymuş yağ kısmı, lipit bileşenler içerisinde yüzde olarak belirtilerek hesaplanır.

Peynirlerde ise durum biraz farklıdır. Protein ve kalsiyumun birbiriyle doğru orantılı olduğu bilindiğinden peynirler için protein, her zaman hesaplamalara dahil ediliyor. Bu hesabın yapılmasının nedeni, peynirlerden zaten gelebilecek olan yüksek miktardaki doymuş yağ, sodyum ve enerji içeriğinin peynirlere kötü bir Nutri-Score notu yansıtma olasılığı olmasıdır.

Genel olarak da Nutri-Score etiketlemesinde bazı sınırlamalar ya da değişiklikler bulunmaktadır. Örnek olarak;

  • %80’den fazla süt içeren sütlü içecekler, katı gıda olarak değerlendirmeye alınır.
  • Patatesler ve diğer nişasta ağırlıklı sebzeler değerlendirmeye alınmaz.
  • Az miktarda işlenen meyve, sebze ve baklagiller değerlendirmeye alınırken; toz, un, şeker haline getirilen türleri değerlendirilmeye alınmaz.
  • Kuru meyve, sebze ya da baklagiller için hesaplama yapılırken miktarları 2 ile çarpılır. Bunun sebebi, kuru hallerinin yaş/taze hallerine göre daha yoğun besleyicilik içermeleridir.

En son olarak da ortaya çıkan puanlara göre bir harf notu belirleniyor.[3]